Sakaldan Saç Ekimi

Saç dökülmesi ve kelleşme; orta yaş üzeri insanların kabusudur. Bilhassa erkeklerin kendilerini kötü hissetmelerine sebep olan bir durumdur. Ancak, teknolojinin gelişmesiyle beraber saç dökülmesine karşı etkili çözümler geliştirilmiştir. Bu çözümlerin başında ise tahmin edebileceğiniz üzere saç ekimi geliyor. Saç ekimi; genellikle ense ve çevresindeki güçlü bölgelerinde bulunan saç köklerinden elde edilen greftlerin seyrekleşme veya kelleşme meydana gelen kısımlara nakledilmesi işlemidir. Tam ve bölgesel saç ekimi olmak üzere farklı şekillerde uygulanabilir. Bunun yanı sıra, birçok kişinin bilgi sahibi olmadığı sakaldan saç ekimi de mevcuttur. Yazımız sayesinde sakaldan saç ekimi süreci hakkında bilgi alabilirsiniz.

Sakaldan Saç Ekimi Nedir?

Saç ekimi denildiği zaman herkesin aklına FUE yöntemi geliyor. 2000’li yıllardan bu yana kendisini geliştiren FUE tekniği sayesinde seyrekleşme ve kelleşme problemi kökünden çözülmektedir. Fakat zaman zaman saçlı bölgedeki saç kökleri yetersiz kalabilir. Bu noktada, vücudun diğer kısımlarından alınan kökler ile söz konusu bölgeye transfer işlemi yapılmaktadır. Sakaldan saç ekimi; saçlı bölge dışında kullanılan alternatif yöntemler arasında yer alır. Ekilecek kıl sayısını arttırma amacının ön planda olduğu sakaldan saç ekimi; 2008 yılından bu yana uygulanıyor. Popülerliği her geçen gün artan bir seçenektir. Hatta, saç ektirmek isteyen her beş kişiden birisinin sakaldan saç ekimi yöntemini seçmek istediğini de görmekteyiz.

Sakaldan saç ekiminin çok sayıda avantajı vardır. Her şeyden önce, sakal kılları; diğer vücut kıllarına kıyasla çok daha kalındır. Bu yüzden, yer kaplama açısından avantaj sağlar. Bunun yanı sıra, yetersiz donör şartlarında en iyi seçenek olarak dikkat çeker. Ancak, sakaldan tepeye saç ekimi yapabilen doktorların sayısı zannedildiği kadar fazla değildir. Hatta, bu yöntemin uygulandığı saç ekimi merkezlerinin sayısı da azdır.

Neden Sakaldaki Köklere İhtiyaç Duyulur?

Saçsız alan bölgesi geniş insanların sayısı bir hayli fazladır. Bu tür kişilerin saçsız alanlarını kapatabilmek adına 8 bin ila 10 bin arasında saç greftine ihtiyaç vardır. Fakat, saç ekimi işlemleri için ilk olarak bakılan ense bölgesinden bu kadar çok sayıda greft çıkartmak mümkün değildir. Ense bölgesinden gereğinden fazla greft alındığı takdirde bölgenin doğal yapısı bozulur. Hatta, hali hazırda saç ektiren fakat operasyonun ardından ense bölgesinde şekil bozukluğuna rastlanan kişilerin tekrardan saç ekimi merkezlerine başvurduğu bilinir. Donör yetersizliğinin kendisini gösterdiği bu gibi durumlarda akla farklı bölgelerden greft almak gelir. Sakal bölgesinden greft alınması; yapılabilecek en iyi işlemler arasında bulunur.

Vücut kılları; saç ekimi için yedek rezerv olarak bilinir. Sakaldan saç ekimi ile saçsız bölgeye nakledilebilecek greft sayısında ciddi artış meydana gelir. Bu yöntemin farklı bir avantajı daha vardır. Birçok kişinin sakal sıklığından şikayet ettiği bilinir. Sakallarını seyrekleştirmek isteyenler epilasyona dahi başvurabilirler. Ancak, saç ekimi işlemlerinde sakal bölgesindeki kıllardan faydalanılması çok daha iyi bir çözümdür. Sakal kıllarının birtakım özellikleri bulunur. Tekil greftler olarak bilinen sakal kılları; diğer vücut kıllarına kıyasla daha kalın oldukları için açık alanları kapatma konusunda daha başarılıdır. Hatta, tüm vücut kılları içerisinde en uzun anagen faza sahip olarak bilinir. En kısa anagen faza sahip olmaları da bir diğer özelliğidir. Bu sayede, dökülmeye karşı dirençli olduklarını söylemek mümkündür. Bunun yanı sıra, sakal kıllarının büyüme hızı diğer vücut kıllarına kıyasla belirgin bir şekilde daha fazladır.

Sakaldan Saç Ekimi Nasıl Gerçekleştirilir?

Tıpkı enseden alınan greftlerin dökülmenin olduğu alanlara yerleştirilmesi sürecinde olduğu gibi sakaldan saç ekiminde de birtakım hususlara dikkat edilmelidir. Her şeyden önce, hasta ile saç ekimi uzmanı arasında birtakım görüşmeler gerçekleştirilerek doğru bir planlama yapılmalıdır. Kişinin sakal yoğunluğu ve sayısı dikkate alınmalıdır. Bunun yanı sıra, hastanın her gün sakal tıraşı olup olmadığı da önem taşır. İşlemi gerçekleştirecek doktor bu konular hakkında net bilgi sahibi olmalıdır. Örneğin, her gün sakal tıraşı olan birinden yüksek sayıda greft alınması uygun değildir. Bu tür kişilerden alınan greftlerin ardından söz konusu bölgede iz kalabilir. Ancak, kirli sakallı kişilerden greft alınması sürecinde herhangi bir sorun yaşanmaz. Hatta, homojen bir dağılım yapıldığı takdirde ortaya daha güzel bir sakal görüntüsü çıkabilir.

Sakaldan greft alınması sürecinde ilk olarak söz konusu bölge işaretlenir. Bir sonraki aşamada, belirlenen alan lokal anestezi kullanılarak uyuşturulur. Bu noktada, hastanın bilmesi gereken birtakım detaylar vardır. Her şeyden önce, sakal bölgesi anestezisi zannedilenden çok daha ağrılı bir süreçtir. Bilhassa çene ve çene altı bölgesinde yaşanabilecek ağrılara karşı hazırlıklı olunmalıdır. Ancak, saç ekimi uzmanı; istediği takdirde süreci daha sorunsuz hale getirebilir. Alım yapılacak olan bölge; küçük alanlara bölünmelidir. Bu sayede, anestezi işlemleri kısım kısım yapılabilir. Bir sonraki aşamada, FUE yönteminde olduğu gibi sakal greftlerinin tek tek alınması süreci başlar. Sakal kıllarının alınması için erkeğin en az 1-2 günlük kirli sakala sahip olması gerekir. Bir başka deyişle, hasta; sakaldan saç ekiminin yapılacağı gün kesinlikle sakal tıraşı olmamalıdır.

Sakaldan Saç Ekimi İşlemleri Sırasında Nelere Dikkat Edilmelidir?

Her şeyden önce, sakal bölgesinde eşit bir seyreltme işlemine başvurulmalıdır. Çünkü, belirli bir bölgeden daha çok greft alındığı takdirde ortaya hoş olmayan izler çıkar. Ayrıca, sakal greftleri alınırken 0,7 mm ince uçlu punchlar kullanılmalıdır. Bunun yanı sıra, sakal greftlerinin alınması saça kıyasla daha zor olabilir. Çünkü, ortalama 2 mm derinlikte yer alır. Bu noktada, greft alımı yapan doktorun yanında deriyi gerdirme konusunda ona yardım eden bir personel olmalıdır. Sakal bölgesi anestezisinin hemen sonrasında bilhassa dil ve ağız bölgesinde birtakım uyuşmalar meydana gelebilir. Ancak, bu uyuşmalar en çok birkaç saat içerisinde geçer.

Enseden saç ekimi ve sakaldan saç ekimi; aynı gün içerisinde yapılması asla tavsiye edilmeyen işlemlerdir. Çünkü, hastanın anestetik ilaç dozu artabilir. Bu yüzden, saç ekiminden herhangi bir verim alınamadığı takdirde bir sonraki gün sakaldan saç ekimine başvurulabilir. Hangi bölgeden kıl alınacağı önem taşır. Bilhassa çene altı boğaz bölgesi tercih edilmelidir. Çene üstü yüz bölgesinden sakal almak tavsiye edilmez. Yalnızca kirli sakal bırakan kişilerin çene üstü yüz bölgesi tercih edilebilir. Bunun yanı sıra, sakaldan saç ekimi sırasında DHI yöntemine başvurulabilir.

• Donör alanı yetersiz olan hastalar için harika bir seçenektir.
• Kalın sakal kılları; özellikle seyrek alanların kapatılmasında etkilidir.
• Bazı insanlar; çok daha yoğun sakal kıllarına sahiptir. Bu tür insanların sakal kılları homojen bir şekilde alındığı takdirde sakal tıraşları çok daha kolay bir şekilde tamamlanır.
• Tepe bölgesinde saç kökleri yerine sakal köklerinin kullanılması tavsiye edilir.
• Sakaldan saç ekimi; diğer saç ekimi yöntemlerine kıyasla daha çabuk iyileşir. İşlemin ardından 4-5 gün geçtikten sonra sakal tıraşı olunabilir. Ayrıca, en çok 10 gün sonrasında işleme dair en ufak bir iz dahi kalmayacaktır.

İlginizi Çekebilecek Diğer Popüler Konular;

• Türkiye’nin En İyi Saç Ekim Merkezleri
• İstanbul En İyi ve İllegal Saç Ekim Merkezleri
• 2023 Güncel Saç Ekimi Fiyatları
• Saç Ekimi Nedir? En Önemli Detaylar
• Ekilen Saçlar Ne Zaman Çıkar?